Ballık Kasabası Afyonkarahisar iline 80, Sandıklı ilçesine ise 23 km. mesafede Afyon Antalya karayolu üzerinde bulunmaktadır. Geçim kaynakları tarım ve hayvancılığa dayanmakta olup 2010 yılı nüfua sayımlarına göre nüfusu 1.086 kişidir.
Ballık Kasabasının Kısa tarihçesi: Tarihi eskilere dayanmakta olup tarihin seyri içersinde adı Kebe[1] Kilise[2], Ballıca, Baldık, Ballık olarak geçmektedir.
M.1623/1709 yıllarına ait bölge haritasında köyün İstanbul escort adı Ballık olarak geçmektedir. Hane sayısı 7, köy nüfusu 35 kişidir.1709 yılında hane sayısı 10 olup köy nüfusu ise 50’ye yükselmiştir[3]. M.1691/1696 tarihli bir başka iskan haritasında ise köyün adı Baldık olarak geçmektedir.
Bu tarihte Sandıklı kazası dahilinde içersinde Baldık’ın da bulunduğu iskanı yapılmış yaklaşık on kadar köyün olduğunu görmekteyiz[4]. Köye ait en eski kitabe Ballık cami kitabesi ve Çiftçi Malları Koruma binasında muhafaza edilen çeşme kitabesidir. Bu iki kitabede Ballık kasabasının tarihine ışık tutması bakımından oldukça önemlidir.
Cumhuriyet döneminde ise 1969 yılına kadar Sandıklı’ya bağlı bir köy iken Bakanlar kurulu kararıyla Kasaba şekline dönüştürülmüştür.Kasabanın,Cumhuriyet,Zafer, Esentepe olmak üzere üç mahallesi bulunmaktadır.
Ballık kasabası sınırları içersinde Avdaz(Abbas) Dede,Habil (Hebil) Dede ve Kadıncık Ana (Hatun Ana) olmak üzere üç adet türbe ve ziyaretgah bulunmaktadır.
AVDAZ(ABBAS) DEDE TÜRBESİ
Avdaz Dede Kimdir: Avdaz (Abbas) Dede ile ilgili bilgiler rivayetlere dayanmakta olup gerçekte kim olduğu bilinmemektedir. Avdaz kelimesi halk arasında yöresel şive olarak Abdaz (Abdest) kelimesinin günümüzde dönüştürülmüş halidir. Abdestli olan, temiz olan veya Allah’a yakın anlamlarını içermektedir.Avdaz Dede’nin Abbasilerle bir bağlantısı olduğu söylenmekte olup, Abbasilerin Şişli escort coğrafya olarak bölgeye uzaklığı veya burada kurulu bir yerleşimleri bulunmamaktadır. Yukarıda da belirttiğimiz gibi Avdaz, Abbaz, Abdest, kelimelerinin günümüz haline dönüştürülmüş şeklidir[5]. Avdaz Dede’nin bölgenin fethinden sonra Türk iskanının başlamasıyla burada görevlendirildiği söylenmektedir[6].
Avdaz Dede Türbesi:Ballık Kasabası içersinden geçen Soğulcak-Örmekuyu köyü yolu üzerindedir. Ballık Kasabası çıkışında sol tarafta bulunan tepe üzerindedir.Türbeye toprak yoldan gidilmektedir. Türbe tepenin düzlük yerindedir. Tepe yamacının bir kısmı taş ve toprakla yığma yapılarak düzeltilmiştir. Son yıllarda Ballık Belediyesi tarafından mesirelik alan haline getirilmiştir. Türbe ve çevresi ışıklandırılmış olup suyu ve ziyaretçilerin kullanması için birde mescit yapılmıştır.
Türbe sade bir mezar iken iki defa yenilenmiştir. Mezarın yerinin bulunuşu ise bir rüyaya dayanmaktadır. Anlatılanlara göre [7]kasaba halkından Necip isimli bir vatandaş rüya görür.Necip’in rüyasına giren Avdaz Dede; “Mezarım kaybolmak üzere, benim mezarımı yeniden yap.” Diye söyler. Necip kendi imkanları ile beton malzeme kullanarak mezarı tamir eder ve etrafını korkulukla çevirir. Hatta mezarın yapılmasından sonra Avdaz Dede tekrar Necip’in rüyasına girerek; “Betondan dolayı sıkıştığını” söyler. Necip tekrar mezarın üstüne atılan betonu kırarak toprakla doldurur[8]. Böylece yaşlıların hürmet ve saygı gösterdikleri, yeni neslin ise adını ve yerini bile bilmedikleri Avdaz Dede’nin mezarı ortaya çıkmış olur. Mezar yakın döneme kadar üstü açık halde iken yerel yönetim tarafından 2010 yılında kubbe şeklinde üzeri kapatılmış, mermer bir sanduka içine alınarak çevre düzenlemesi yapılmıştır.
Türbenin kenarlarında adak ve mevlüt yemeklerinin pişirilmesi için kullanılmak üzere kazan ocakları da bulunmaktadır.
Avdaz Dede Menkıbeleri: Türbe ve yatırlara atfedilen menkıbeler birbirlerine çok benzemektedirler. Halk bu menkıbeleri nesilden nesile aktararak bir nevi bunlara kutsiyet kazandırmıştır. Avdaz Dede ile ilgili bilinen en önemli menkıbe ise şöyledir;
Olay Milli Mücadele yıllarında geçmektedir. Yunan ordusu Sandıklı’yı işgal etmiş ve Ballık Kasabasına doğru ilerlemektedir. Ballık kasabasına doğru yaklaştıklarında nereden geldikleri belli olmayan yüzlerce ardıç ağacı tıpkı canlı bir insan gibi düşmana karşı gelmiş ve düşmanı perişan ederek geldikleri yöne kaçırmıştır.Daha sonra esir edilen bir Yunan askerinin; “Ağaçlar bize saldırdı” şeklinde korkarak olayı anlattığı nakledilmektedir[9].
Avdaz ve Hebil Dede’ye atfedilen menkıbede en önemli unsur Ardıç ağacıdır. Bu da Türk halk İnançlarında önemli yer kaplayan ağaç kültüyle ilgilidir[10]. Zaten Avdaz ve Hebil Dede’nin ağaçları çok sevdileri ve her tarafı ağaçlandırdıkları anlatılmaktadır.
Ağaç Kültü: Bugün Anadolu’da da bazı orman ve ağaçların kutsal olduğu şeklindeki inanışların yaygın olduğu bilinmektedir. Günümüzde Sünni Müslümanlarda görülmekle birlikte, bu tür inanışların daha çok Alevi topluluklarda yaygın olduğu söylenebilir. Bu bağlamda, özellikle Kızılbaş topluluklarının ulu ağaçları kutsal kabul ederek, hürmetle tazim ettikleri ve bu gibi ağaçlara ziyaretlerde bulundukları bilinmektedir. Günümüzde, Kızılbaş topluluklarının yanı sıra, Tahtacılar ve Yörüklerde de kutsal ağaçla ilgili inanışların yaygın bir şekilde var olduğu görülmektedir. Nitekim, Tahtacıların geçimlerini ağaç kesmekle sağlayan kimseler olduğu ve onların ağaçlara büyük saygılarının, bağlılıklarının olduğu bilinmektedir. Çünkü bu topluluklarda Muharrem ayında ağaç kesmek şiddetle yasak olduğu gibi, hafta içinde Salı günlerinde de ağaç kesilmez Yeniden işe başlayacakları zamanlarda da ağaçlar için dualar okunur. Yörüklerde de ağaçlara büyük saygı duyulur. Tahtacılar daha çok sarıçam, ladin, köknar ve ardıç ağaçlarını, Yörükler ise kara dut, çınar ve katran ağacını kutlu ağaçlardan saymaktadırlar. Tahtacılar ayrıca kutsallığına inandıkları ağaçların motiflerini ölülerinin mezar taşlarına da işlemektedirler. Bu anlamda, Türk topluluklarının hemen hepsinin dağlarda tek başına duran ulu ağaçları kutsal kabul ettikleri söylenebilir[11]. Aynı şekilde ilçemiz, Koçgazi dede,Akharım Kasabasında bulunan Dikmen Dede, Akdağ’da bulunan Erağıl Dede, türbelerinden de ağaç kesilmemektedir.
Avdaz Dede Halk İnançları: Avdaz Dede türbesinde çapıt bağlama,mum yakma gibi adetler yoktur. Türbe genellikle çocuğu olmayan yada erkek çocuk isteyenler ve çocukları ölen aileler tarafından ziyaret edilmektedir. Avdaz Dede aracı kılınarak bu büyük Allah dostu hürmetine hacet dilenir, dua edilir. Türbeye erkek çocuk dileyen veya daha önce doğan çocukları ölen ve türbeye bağlandıktan sonra doğan erkek çocukları yaşayanların Abbas ismi koydukları gözlemlenmektedir[12]. Bu sebepledir ki Ballık kasabasında Abbas ismi oldukça fazladır. Avdaz Dede’ye atfedilen bu kutsallık sebebi iledir ki , türbenin bulunduğu yerden odun kesilmesi götürülmesi hoş karşılanmaz. Mutlaka başına olumsuz bir iş gelir inancı hakimdir.
KADINCIK (HATUN ANA) ZİYARETGAHI
Ballık kasabası sınırları içersinde Ballıkpınarı isimli mevkide olup sade bir mezardır. Kim olduğu hakkında bir bilgi bulunmamaktadır. Sandıklı ve çevresindeki çok az sayıda ki ulu kadın ziyaretgahlarındandır.
Ziyaretgahla İlgili Halk İnançları: Kadıncık Ana’nın mezarı genellikle kadınlar tarafından ziyaret edilmektedir. Ailede geçimsizliği olanlar, kız evlat isteyenler tarafından ziyaret edilmektedir. Kadıncık Ana’ya dua edilerek hacet dilenir. Burada kesilen adak köyde çocuklara yedirilir. Ziyatgaha bağlandıktan sonra kız çocuğu olanların Ayşe ve Fatma ismini verdikleri görülmektedir.
HABİL (HEBİL DEDE) ZİYARETGAHI
Ballık kasabası içinde Kavaklık olarak bilinen mevkide bir tepecik üzerinde bulunmaktadır. Sade bir mezar olup etrafı dikenli tel ile çevrilidir. Mezarın başında bir ağaç bulunmaktadır. Mezarın etrafında yerleşim yerleri bulunmaktadır. Mezarda herhangi bir kitabe yoktur.Avdaz Dede türbesiyle karşı karşıyadır.
Hebil Türkçe kelime anlamı olarak;Genellikle uçurumlarda bulunan,kayaların üstene yapışan bir çeşit sarmaşık,bir çeşit armut gibi anlamlara geldiği gibi Çadırı kazığa bağlamaya yarayan ip,çakı anlamalarında gelmektedir.Arapçada Habl kökünden gelen Habil,hebil kelimesi ise tünel içi anlamlarında kullanılmaktadır.
Halk İnançları: Habil dede çeşitli amaçlar için ziyaret edilmekte olup adakların kesildiği de görülmektedir. Ayrıca zaman zaman kasaba halkı tarafından yağmur duası içinde Habil Dede ziyaret edilmektedir.
[1] Manası: Çobanların ve köylülerin giydikleri yünden bir nevi aba. Osmanlıca-Türkçe Lügat, Kebe Mad. Çocuğu olmayan Kadın,Kısa Kepenek, Yünden Örülmüş kalın kilim,halı, TDK Türkçe Sözlük Kebe Mad.
[2] Araştırmacı Tarihçi Dr.Muharrem Bayar ile Sandıklı Tarihi isimli çalışması için adı geçen ören yerinde yaptığımız saha araştırmasında Bayar, burasının Bizans döneminde Şaple (Küçük kilise,mescit) olarak kullanıldığını ifade etmiştir. Benzer bir şapelde ilçemiz Bekteş köyünde bulunmaktadır.
[3] Ali Osman Karakuş,Tarihte Sandıklı, Syf.84 Malatya 2008
[4] . Cengiz Orhanlu Osmanlı İmparatorluğunda Aşiretlerin İskanı, İskanHaritaları bölümü, İstanbul 1987
[5] TDK,Yöresel Ağız Sözlüğü, Avdaz Mad.
[6] K.K.Z.Tayyar Gencer, Yaş,63, TSK Emekli Subay, Eski Belediye Başkanı olup kendisiyle Ballık Kasabası tarihi üzerine yaklaşık sekiz ay kadar araştırmalar yapmıştık. Kendisinde Ballık Kasabası ile ilgili Arşiv belgelerinden oluşan bir dosya bulunmakta olup bir çoğunu BOA Arşivlerinden beraber temin etmiştik. Bu belgeler arasında Avdaz Dede ile ilgili bilgilerde mevcuttu. Dosya kendisinde bulunduğu bir sırada ömrü yetmeyerek vefat etmiştir. Vefatı sonrası adı geçen dosya ulaşamadım. Bu vesile ile kendisine Allah’tan rahmet diliyorum.
[7] K.K.Sandıklı Mrk.Ömer Can, Esnaf, Yaş,37
[8] Kaynak kişi mezarı yapanın Necip Baştepe isimli şahıs olduğunu söylemekte olup, eski mezar kitabesine göre mezarı yaptıranın 1324 doğumlu Hacı Kamil Baştepe olduğu kayıtlıdır.
[9] Dünden Bugüne Ballık, Syf.30 Afyonkarahisar 2009
[10] İslam öncesi Türklerde kutsallığına inanılan ağaçlardan bazılarının kutsal ağaç olduğu görülmektedir. Bu anlamda, elma ve nar ağaçlarının da kutsal ağaçlardan olduğuna inanılır. Nitekim Manas destanında, çocuğu olmayan kadınların kutsal elma ağacının altında oynamaları sonucu, çocuklarının olacağına inandıkları şeklinde ifadeler vardır. Ardıç ağacının Türkler tarafından kutsal kabul edilmesinin bir sonucu olsa gerek, Orta Asya’da ardıçlı adını taşıyan birçok kutsal yerin varlığından bahsedilmektedir. (Geniş Bilgi İçin Bkz.Baheddin Ögel,Türk Mitolojisi C.2 Syf.90 İstanbul 2006)
[11] Dr. Ramazan IŞIK,Fırat Ü. İlahiyat Fakültesi, TÜRKLERDE AĞAÇLA İLGİLİ İNANIŞLAR VE BUNLARABAĞLI KÜLTLER, İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ 9:2 (2004), SS.89-106.
[12] İlçemiz bazı köylerinde aynı isimler oldukça fazladır. Bekdeş Köyünde Ahmet, Kusura Kasabasında Nebi, Akin Köyünde Yusuf, Yunus Emre (Çayköy) Mahallesinde Yunus isimlerinin fazla olması buralarda bulunan aynı ismi taşıyan türbeler dolayısı iledir.
Kaynak:Ali Osman KARAKUŞ,Sandıklı Türbleri ve Türblerle İlgili Halk İnançları s.203-209 Sandıklı Belediyesi Yayınları 2013
Bilgilendirmeniz için teşekkürler
Ballık kasabası (avdaz dede) hakkında duyduğum bir rivayeti de sizlerle paylaşmak istiyorum.
Büyüklerimiz tarafından, kurtuluş savaşı sırasında avdaz dedinin bulunduğu bölgeden yer altından çıkan ateş güllelerinin düşman askerlerinin olduğu bölgeye doğru uçuştuğu söylenmektedir.
katkınız için eyvallah kardeşim. Bize ait değerleri bu şekilde gelecek nesillere aktarma imkanımız olmaktadır. Bahsettiğiniz konuyu da ballık dosyasına ekleyeceğim.Gürsel kardeşim çok teşekkürler.
GÜZEL BIR BILGI BUNU VIKIPEDIADA YAYINLAR ISENIZ SEVINIRIM KATKIDA BULUNMAK ISTERIM BASARILAR
Ağaç Kültü” açıklamanızda Kızılbaş toplulukları yerine “Türkmen Toplulukları” terimi kullansaydınız kanımca daha iyi bir tanımlama şekli olacağı kanatındayım. saygılar…
Selam, memleketime selamlar olsun bütün hemşehrilerime. Gelecek kuşaklara aktarılması ve bilgi sahibi olmaları açısından çok güzel bir tarihi eseri hediye ettikleri için emeği geçenlere çok teşekkür ederim.
Meydana getirilmiş olan eserde kayda girmemiş olan zikredilme dik bölümleri içinde araştırmaları ile katkısı olabilecek kişi ve kuruluşlara da şimdiden teşekkür ederim. Zümbüllü dağından, Arap deresinden ve daha aklımıza gelmeyen yöre ve yönlerinden,
Kazılar sonucu bulunan mağaralar hakkında da bilgilendiren olursa memnun olurum.Kasabamızın kuruluşunda ilk yerleşen yedi aile isim ve lakapları ile bahsedilmiş olsaydı daha güzel olurdu diyorum.Selamlar, Sevgiler, Saygılar memleketime
ballik koyu ve turbeleri hakkindaki derlemeler icin emegi gecenlere tesekkur ederim TEBRIKLER
ballik koyu turbeleri ile ilgili bilgiyi keyifle okudum ayrica ballik koyu hakkinda bazi bilgilerin eklenmesi,mesela sandikli hudai kaplicalarin ilk kaynaginin ballik olup depremler sonucu simdiki yerinden ciktigi bilinmektedir.buna benzer bilgilerin arastirilmasi uygun olur.emegi gecen herkese tesekkur ederim.