10 Kasım 2013 Pazar günü Araştırmacı-yazar Dr.Muharrem BAYAR’ın davetlisi olarak Bolvadin ilçesinde idik. Hazırlıkları süren ve yaklaşık üç cilt den oluşan “Tarihin Ayak İzlerinde Sandıklı” isimli kitabın basım hazırlıklarını yapmak üzere Osman Seyman ve Cemal Öz ile birlikte sabah saat:08.30’da yola koyulduk. Yol boyunca Osman Hocamın Sandıklı’ya dair anlattığı anılarla keyifli bir yolculuk yaptık. Bolvadin’e vardığımızda bizi tüm sıcak kanlılığı ile karşılayan Dr. Muharrem BAYAR bize birer yorgunluk çayı ikram etti. Tabii bu arada başka dostlarla karşılaşmak bizi ziyadesi ile sevindirdi.
YILLAR SONRA ALİM EFE’Yİ GÖRDÜK
Kalabalık bir grup içersinde çaylarımızı yudumlarken saha çalışmaları için Bolvadin’e gelen Afyon Kocatepe Üniversitesi Konservatuar bölümünden Eyüp Hoca ve ekibi folklor çalışmaları üzerine sohbet ettik. Geçtiğimiz aylarda ilçemiz Sandıklı ve köylerinde beraber bazı çalışmalarımız olmuştu. Eyüp hoca elindeki bir fotoğrafı göstererek,”Ali Osman bey bu fotoğrafta kim var biliyor musun?” diye sordu. Fotoğraf cezaevinde çekilmiş bir hatıra fotoğrafı idi.Fotoğrafa baktım baktım birisine benzetmeye çalıştım ama nafile…Eyüp hocam beni müşkül bırakmamak için fotoğraf hakkında açıklama yaptı.
ALİM EFE TÜRKÜSÜ-1[1]
Alim efe Adana’da dediler
Fadime’yi nazarınan yediler
Adana’yı İzmir’i de gezdirdim
Gine gabul etti kahpe gidiler.
Alim Efe Adana’da tutuldu
Fadimenin ciğerleri söküldü
Alim oğlan eli bağlı gidiyor
Bütün millet iskeleye döküldü.
Ali Efe inip gelir enişten
Haberleri yok mu idi bu işten
Altınlarım kaldı diye ağlama
Her yanlarını donatayım gümüşten
Haydarlıynan Beşirlinin [2]arası
Nerde imiş kel hacının yarası
Bir elim tabanca bir elim bıçak
Şimdi geldi düşmanların sırası
Fotoğraf şimdi bir anlam kazanmıştı. Halk kültürümüzde onlarca hikaye ve türküsü bulunan meşhur Alim efe bu imiş demek.Vay be. Bence eyüp hocam büyük bir hazineyi ele geçirmiş.
Efe öykü ve türkülerinde geniş bir alana yayılmış olan Alim Efe ve türküleri Sandıklı’da da bilinir ve söylenir. İşte Alim Efe türkülerinde Sandıklı’yı anlatan dörtlükler
ALİM EFE TÜRKÜSÜ-2[3]
Teknovaya [4]ekinleri ektiler
Alim gelir diye yola baktılar
İki kilo benzin ile yaktılar
Yeşil yeşil yanan Alim değilmi?
Teknova’nın ekinleri az gibi
Fadime’nin örükleri saz gibi
Ver elini Alim Efe gidelim
Kabül eder Hatip babam kız gibi
Uzun olur Teknova’nın ekini
Kaza kaza bulamadım kökünü
Vurmuşlar da Göngörmez’de yatıyor
Sabah erken dalgalanır kakülü
Erdim’ola Teknova’nın bostanı
Dürüldü mü Fadime’nin fistanı?
Beni öldürmeye karar vermişler
Nöbetçi koydular Küçük Mustan’ı
Teknova’da koyun kuzu yayılır
Alim Efe hatırların sayılır
Ceketimi yeleğimi getirin
Kurşunların delikleri sayılır
Teknova’nın ekinleri saz gibi
Gökgü Gelin örük örmüş kız gibi
Ver elini ellerime gidelim
Hiç yoğudu bu ovada biz gibi
Eyüp hocamın saha araştırmaları sayesinde halk kültüründe önemli bir yere sahip olan Ali Efe’nin de fotoğrafına ulaşmış olduk.
Sandıklı’da çalışmalarımız sırasında Ekinova köyünde 1937 yılına ait olan Mustafa Çavuş’a ait Efe, zeybek kıyafeti ise görülmeye değerdi.Eyüp hoca ve ekibini Bolvadin köylerinde çalışma yapmak üzere uğurladık.Biz ise Muharrem Hocamın iki katlı dev kütüphanesinde çalışmalara başladık. Tasarımı biten “Tarihin Ayak İzlerinde Sandıklı isimli kitap çalışmamızın eksikliklerini ve ilavelerini görüşerek çalışmamızı tamamladık. Yine Muharrem Hocamın Başbakanlık Osmanlı Arşivlerinden temin ettiği Sandıklı ile ilgili yaklaşık 14 binin üzerinde Arşiv belgesini de kendi kütüphanemize kazandırmış olduk.Daha sonra Muharrem hocam bizi Bolvadin turuna çıkardı.
KOPYACI AĞAÇ
Başlığı okuyunca hiç ağaç kopya çeker mi dediğinizi duyar gibiyim. Evet yanlış duymadınız. Bu ağaç adeta sarık motifli mezar taşına baka baka kopya çekmiş ve sarık şeklini almış.
LALE DEVRİNİN İZLERİ
Bolvadin şıhlar camisi karşısında görülmeye değer bir eser vardır. Osmanlıca kitabesi ve Lale motifleri ile bezenmiş taş yapıdan oluşan çeşme gerçekten görülmeye değer bir yapıt.
ABDÜLKADİR GEYLANİ TÜRBESİ
Şıhlar mahallesinde bulunan türbe de yatan zaat Kadiri tarikatının kurucusu Aldülkadir Geylani-i Bağdadi’nin torunlarından Abdülkadir Geylani-i Sani hazretlerine aittir. Türbe Bolvadin’in geçmişine tanıklık yapan türbelerden birisi olup bina içersinde çok sayıda sanduka bulunmaktadır.
“SAHABİ-İ KİRAM’I ZİYARET”
Peygamberimiz diyor ki, “Bir beldede sahabemin kabri, makamı var ise onu ziyaret etmeyen ,Hacca gelip de, benim kabrimi ziyaret etmemiş gibi olur.”
Abdülvahap Gazi’nin, peygamberimizi gördüğü, meclisinde oturduğu, mübarek tükürüğünü emanet olarak alıp, Seyyid Battal Gazi’ye ulaştırdığı, konu ile,Battal-name,Müseyyeb-name,Danişmend-name, Mirkatü’l Cihat, Saltuk-name gibi eserlerin tamamında belirtilmektedir. Türbesi Ağıl önü, Eber gölü yolunun sağ tarafında bulunan bu evliya’yı ziyaret etmenizi tavsiye ederim.
Bu ve buna benzer bir çok güzellikle dolu Bolvadin ilçesini gün batımına kadar gezip dolaştık. İnşallah diğer yerleri başka zaman anlatmak fırsatımız olur.